HAYDAR EKİNEK (1967)…
Resimleri ile duyulmaya başladığı ilk dönemlerde, resim yeteneğini fark edenlerin ilgisini sanatçının tuval üzerinde fırça yerine çivi kullanması çekti. Haydar Ekinek bununla kendisini kabul ettiren bir tarz yakaladı.
Ressam, resim çevrelerinde çivi tekniği ile tuvaline yansıttığı somut hatta aşırı soğuk çizgilerin soyut ve yumuşak figürlere dönüşmesi, tarihsel figürlerin günümüzde belirivermeleri ve doğanın yumuşak dokusu içinde pek yan yana gelmeyen renklerin umulmadık karşılaşmaları hatta bazen çarpışmaları ile konuşulmaktadır. Sanatçının resimlerinde modern olanın ötesine geçme çabasının soyut yorumu, tarih ve doğa başlıca konularıdır.
Amacı günümüzü, tarihi ya da doğayı yaşamak, açıklamak ya da anlatmak olmayan Ekinek’in çağdaş yaşamla, tarihle ve doğayla kurduğu ilişki yaşamın, tarihin ve doğanın duygularda bıraktığı izleri sürmektir. Bunu yaparken her halükarda insanın yaşama, tarihe en kalıcı eser olarak bıraktığı yazının ilk formu yani çivi yazısı ona ilham olmakta ve her bir çivi izi anlatılacak bir öyküye duygu yüklemektedir.
Bir Urartu kralı asasıyla mekanik çerçeveye sığamam diye haykırmakta, Hititli bir soylu her an yanı başımızda evlerimizi çevrelediğimiz demir parmaklıkların ardına gizlenmekte, bereketin sembolü olarak ortaya çıkan boğa figürü Ekinek’in tuvalinde teknolojinin aman vermez soğukluğunu sorgulatmaktadır. Geometrik şekiller yaşamın her alanında sanki doğalmış izlenimi ile yumuşak renklere bürünmekte, şekillerin arasından çıkacak figürler gelecekte tarih olacakları bilinciyle adeta sırlarını beklemektedirler. Aynı şekilde bir kedinin gözleri, atın dörtnala gidişi, kadının zengin renklerle belirişi mekanik çerçevelerin, demir parmaklıkların ve teknolojinin alternatiflerine ışık tutmaktadır.
Kısacası Ekinek’in tabloları, modern yaşamda çoğu zaman es geçtiğimiz hayatta duyguların sıkıştığı mekânları genişletmeyi ve bunun bir yolu olarak hayatımızı renklendirmeyi önermektedir.
KORUNCUK VAKFI
1979 yılında gönüllü kişiler tarafından kurulan Türkiye Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı; her çocuğun şefkat, sevgi ve anlayış görme, yeterli beslenme, sağlıklı bir ortamda yaşama, oyun ve eğlence olanaklarından yararlanma, çağdaş bir eğitim alma ve yeteneklerini geliştirme, kısaca insan haysiyetine yakışır bir şekilde yaşama hakkı olduğuna inanmaktadır. Amacı; kurup yaşattığı “Çocuk köyleri” ile ailesi olmayan veya terk edilen, kişisel varlığı tehdit altında olan, ihmal veya istismara uğramış, kötü alışkanlıklara karşı savunmasız bırakılmış, korunmaya muhtaç çocukları “Çocuk Köyleri”nde hazırladığı aile ortamıyla toplumda başarılı bireyler haline getirmek ve ülkemizde yaşanan korunmaya muhtaç çocuklar sorununa da çözüm sunarak örnek teşkil etmektir.
http://www.koruncuk.org/
Altan Erbulak Sok. Hoşkalın Apt. 6/5 K:2 Mecidiyeköy / İstanbul
(212) 274-95 45